Netanyahu’nun Gazze’deki savaş sonrası planı ortaya çıktı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun hazırladığı savaş sonrası plana göre İsrail, işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze de dahil olmak üzere Ürdün'ün batısındaki tüm topraklar üzerinde "güvenlik kontrolünü" sürdürecek. Filistin Dışişleri Bakanlığı ise Netanyahu'nun planına sert tepki göstererek, planı "Gazze Şeridi'nin resmi olarak yeniden işgal edilmesi" olarak nitelendirdi.

Gazze Şeridi'ne 140 gündür saldırılarını sürdüren İsrail'in savaş sonrası planı ortaya çıktı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, savaş sonrası Gazze'nin yönetimine ilişkin ilk resmi planını güvenlik kabinesi üyelerine sundu. Netanyahu'nun planına göre İsrail, Hamas ve İslami Cihad'a ait askeri kapasite ve altyapının yok edilmesi, tüm rehinelerin serbest bırakılması ve Gazze'deki "tüm güvenlik tehditlerinin ortadan kaldırılması" hedeflerine ulaşana kadar Gazze'deki savaş devam edecek. Savaş sona erdiğinde ise Gazze, "terörizmi destekleyen ülke veya kuruluşlarla bağlantısı bulunmayan yerel yetkililer" tarafından yönetilecek.

GAZZE ASKERDEN ARINDIRILACAK

Netanyahu'nun planına göre İsrail, savaşın sona ermesinin ardından "radikalleşmeyi engelleme" konusunda tecrübeli Arap ülkeleriyle iş birliği yaparak Gazze'deki tüm eğitim kurumlarına, dini ve sosyal kurumlara yönelik bir "radikalleşmeden arındırma planı" başlatacak. Plan kapsamında Gazze tamamen askerden arındırılacak. Gazze'nin yeniden inşasına askerden arındırılma sürecinin tamamlanması ve "radikalleşmeden arındırma süreci"nin başlamasının ardından izin verilecek.

GAZZE'NİN GÜNEY SINIRINI KAPANACAK

Netanyahu'nun planında İsrail ordusunun "terör faaliyetlerinin" yeniden ortaya çıkmasını önlemek amacıyla Gazze'ye müdahale etme özgürlüğünün süresiz olarak devam edeceği belirtildi. İsrail, Gazze Şeridi'nin Filistin tarafında tampon bölge kuracak ve "güvenlik ihtiyacı olduğu sürece" bulundurmayı sürdürecek. İsrail, ABD'nin desteği ile Mısır'la iş birliği yaparak Mısır ile Gazze arasındaki sınırı imkanlar çerçevesinde güneyden kapatacak.

BM KURUMLARI KAPATILACAK VE İSRAİL ÜRDÜN'ÜN BATISINDA GÜVENLİK KONTROLÜ YAPACAK

İsrail, işgal altındaki Batı Şeria'dan gelen tehditleri engellemek amacıyla Ürdün'ün batısındaki tüm alan üzerinde karadan, havadan ve denizden "güvenlik kontrolünü" sürdürecek. Plana göre bölgedeki Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı'na (UNRWA) bağlı kurumlar kapatılacak ve yerine farklı uluslararası yardım kuruluşları açılacak.

Netanyahu planında, kalıcı bir çözüme yalnızca taraflar arasında doğrudan müzakere yoluyla ulaşılabileceğini, İsrail'in her türlü uluslararası dayatmayı reddettiğini ifade etti. Planda ayrıca Filistin devletinin tek taraflı tanınması "teröre karşı ödül" olarak nitelendirilerek, İsrail'in buna karşı çıkmaya devam edeceği belirtildi.

"İSRAİL'İN PLANLARI BAŞARISIZLIĞA MAHKUM"

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın sözcüsü Nabil Abu Rudeineh ise yaptığı açıklamada, Netanyahu'nun önerisinin veya İsrail'in Gazze'deki coğrafi ve demografik gerçekleri değiştirmeye yönelik herhangi bir planının başarısızlığa mahkum olduğunu söyledi. Gazze'nin yalnızca bağımsız bir Filistin devletinin parçası olabileceğini belirten Rudeineh, " Dünya, gerçekten bölgede güvenlik ve istikrar istiyorsa, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgaline son vermeli ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletini tanımalıdır." dedi.

"NETANYAHU'NUN PLANI 'SOYKIRIMI SÜRDÜRME' GİRİŞİMİDİR"

Netanyahu'nun planını kınayan Filistin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise söz konusu plan, Gazze Şeridi'nin resmi olarak yeniden işgal edilmesi ve İsrail'in Filistin toprakları üzerindeki kontrolünü dayatma girişimi olarak nitelendirildi. Bakanlık açıklamasında, "Bu, halkımıza karşı soykırımı sürdürmeye yönelik bir plan ve zorla yerinden etme planının uygulanması için daha fazla zaman kazanma girişimidir" ifadesi kullanıldı. Netanyahu'nun önerilerinin savaşın durdurulmasına, mahkumların ve rehinelerin serbest bırakılmasına, Filistin devletinin kurulmasına yönelik uluslararası çabaları engellemeye karşı açık bir manevra olduğu belirtildi.

Filistin Dışişleri Bakanlığı, ABD'yi ve diğer Batılı ülkeleri, bağımsız Filistin devletini tanımaya, Filistin'in BM üyesi olmasına izin vermeye ve işgali sona erdirmek amacıyla uluslararası bir barış konferansı düzenlemeye çağırdı.